İkonik değer, yeşil odak ve kalkınma bağlamında EXPO 2016 Antalya için öneriler
Abstract
Endüstrileşme ile dönüşen gündelik hayat pratiklerinde bireylerin çalışma saatleri dışında kalan zaman dilimi boş zaman olarak tanımlanmaktadır. Bu boş zamanlarda bireylerin; dinlenme, eğlenme, rekreaktif faaliyetlerde bulunma gibi zorunlu olmayan, keyfi ve haz odaklı eylemlerde bulundukları görülmektedir. Kent bağlamında bakıldığında; bu eylemlerin büyük bölümünün kentin kamusal alanlarında gerçekleştiği söylenebilir. Kentin farklı noktalarında konumlanan bu alanlarda kentliler gündelik hayat
pratiklerine devam ederek, mekânı deneyimlemekte, aktif ve pasif rekreasyonlarını gerçekleştirmekte ve ihtiyaçları doğrultusunda mekânı dönüştürebilmektedir. Birçok dünya kentinde parklar ve ormanlar gibi doğal peyzaj alanlarının yanı sıra, Expo alanları da rekreasyon alanı olarak kullanılabilmektedir. Bu bağlamda BIE (Bureau International
des Expositions) (Uluslararası Sergiler Bürosu)’nin Expo süreci ve sonrasındaki durumları ile ilgili hazırlamış olduğu rapora göre Expo alanları kentlilere rekreasyon imkânı sunmanın yanı sıra, ikonik değer olma, kentin yeşil odağı olma, kentin kalkınmasında aracı olma gibi potansiyellere sahiptir. Bu araştırma kapsamında kent ölçeğinde ikonik değere sahip olan yapılar, kentin yeşil odağı olan alanlar ve kentin kalkınmasına aracı olan mekânlar gündelik hayat, boş zaman pratikleri, rekreasyon ve kentsel mekân ilişkileri bağlamında incelenmiştir. İkonik değer, yeşil odak ve kalkınma kavramlarından yola çıkılarak; Türkiye’nin ilk Expo’su olan ancak günümüzde aktif olarak kullanılmayan EXPO 2016 Antalya alanının, farklı ülkelerde ve kentlerde tasarlanmış ve halen yoğun bir kullanıma sahip olan Expo örnekleriyle karşılaştırmalı olarak analizi yapılmıştır. Analiz çalışmasında Expoların sergi sürecindeki ve sonrasındaki durumları ve rekreaktif potansiyelleri incelenmiştir. BIE’nin yayınlamış olduğu açıklamalar doğrultusunda Expo örneklerinde kule gibi yapıların kent için ikonik
değer oluşturduğu, Expoların bitki tasarımı ve yeşil alanlarıyla kentin yeşil odağı haline geldiği, turistler için cazibe noktası haline gelerek, kentin alt yapı ve ulaşım gibi sorunlarının çözülmesine katkı sağladığı ve kentin kalkınmasına aracı olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışma ile EXPO 2016 Antalya alanının sahip olduğu kentsel potansiyellere dikkat çekmek ve kente kazandırılması için öneriler geliştirmek amaçlanmıştır. In daily life practices transformed due to industrialization, the time period outside the working hours of the individuals is defined as leisure time. During these times, individuals engage in non-obligatory, arbitrary and pleasure-oriented actions such as relaxation, entertainment, and recreational activities. In the urban context, it can be observed that most of these activities take place in the public spaces of the city. In these areas, which are located at various parts of the city, citizens continue their daily life practices, experience the space, perform their active and passive recreations, and transform the space in line with their needs. In many world cities, in addition to natural landscape areas such as parks and forests, Expo areas can also serve as recreational spaces. In this context, according to the report prepared by BIE (Bureau International des Expositions) (International Exhibitions Bureau) on the Expo process and its aftermath, Expo areas not only offer recreational opportunities to the citizens, but also possess potentials such as becoming iconic landmarks, being the green focal points of the city, and contributing to the urban development. Within the scope of this research; iconic structures in the urban scale, areas that serve as the green focus of the city and spaces that are instrumental in the development of the city are examined in the context of daily life, leisure-space-time, recreation and urban spatial relations, Based on the concepts of iconic value, green focus and development, a comparative analysis of Turkey's first Expo, EXPO 2016 Antalya, which is not active currently, was conducted by comparing it with Expo examples designed in different countries and cities, that are still actively used. In the analysis, the state of Expos during the exhibition process and afterward, and their recreational potentials are examined. In line with the statements published by BIE, it is determined that structures in Expos such as towers create iconic values for the city; Expos become the green focal points of the city with their plant design and green spaces; they turn into a point of attraction for tourists, contributing resolution of the city's infrastructure and transportation issues, and acting as agents for the development of the city. The main aim of this study, is to highlight the urban potentials of the EXPO 2016 Antalya area and to develop suggestions for its integration into the city.