İş yaşam dengesi sinizim ilişkisinde dağıtım adaletinin rolü
Özet
Bu çalışmada iş yaşam dengesi, sinizm ve dağıtım adaleti kavramları incelendiğinde, dağıtım adaletinin iş yaşam dengesi ve sinizm ilişkisindeki rolü araştırılmıştır. Küreselleşmenin de etkisiyle değişen sosyal ve ekonomik koşullar bireyin ve iş yerinin ihtiyaç ve taleplerinde farklılaşmaya sebep olmuştur. Birey açısında çalışma ve aile hayatında üstlendiği sorumlulukların artması, yaşam standartlarını arttırma isteği; iş yeri
açısından bakıldığında ise verimlilik, rekabet üstünlüğü gibi birçok etken iş yaşam dengesi kavramını önemli hale getirmiştir. Öte yandan bireysellik algısından yola çıkarak sinizmin kendisinden başkasına güvenmeme, iletişimde olunan kimselerin kendi karakterlerini yansıtmadığı inancına sahip olunmasıdır. Örgüt için en önemli kaynağın insan faktörü
olduğu düşünüldüğünde de, iş yaşam dengesi ve sinizm olguları üzerindeki çalışmaların oldukça arttığı gözlenmektedir. Çalışmada iş yaşam dengesi, sinizm ilişkisinde dağıtım adaletinin rolü araştırmaya konu edilmiştir. Sağlık sektörü çalışanı 349 kişiye anket uygulaması yapılarak elde edilen veriler değerlendirilmiştir. Yapılan analiz neticesinde bağımlı değişken sinizmin, bağımsız değişkenler olan iş yaşam dengesi ve boyutları ve dağıtım adaleti ile negatif yönde ve anlamlı ilişkilerin olduğu görülmüştür. İş yaşam
dengesi düzeyinin sinizm düzeyini negatif ve anlamlı olarak etkilediği görülmüştür. Çalışanların iş yaşam dengesi sinizm dengesi düzeyinde dağıtım adaletini düzenleyici rolü olmadığı görülmüştür. İş yaşam dengesi boyutlarından özel hayata müdahale dengesi sinizm düzeyi ilişkisinde dağıtım adaletini düzenleyici rolü olduğu sonucuna varılmıştır. In this study, when the concepts of work-life balance, cynicism and distributive justice were examined, the role of distributive justice in the relationship between work-life balance and cynicism was investigated. The changing social and economic conditions with the effect of globalization have caused differentiation in the needs and demands of the individual and the workplace. Increasing responsibilities in working and family life for the individual, the desire to increase living standards; From a workplace perspective, many factors such as productivity and competitive advantage have made the concept of worklife balance important. On the other hand, based on the perception of individuality, cynicism is the belief that the people with whom one communicates do not reflect their own characters. Considering that the most important resource for the organization is the human factor, it is observed that studies on work-life balance and cynicism have increased considerably.In the study, the role of distributive justice in the relationship between worklife balance and cynicism was investigated. The data obtained by applying a questionnaire to 349 people working in the health sector were evaluated. As a result of the analysis, it was seen that there were negative and significant relationships with the dependent variable cynicism, the independent variables work-life balance and its dimensions, and distributive justice. It has been observed that the level of work-life balance affects the level of cynicism negatively and significantly. It has been observed that the employees do not have a regulatory role in the distribution justice at the level of work life balance and cynicism balance. It has been concluded that there is a distributive justice in the relationship between work-life balance, intervention in private life, and level of cynicism.