COVİD-19 pandemisinde ebelik eğitiminde yaşanan sıkıntılar
Özet
Covid-19 enfeksiyonu ticaret, turizm, sağlık gibi birçok alanda değişikliklerin yaşanmasına neden olduğu gibi ebelik eğitimini de etkilemiştir. Covid-19 enfeksiyonunun toplumda yayılmasını önlemek amacıyla önemli bulaş zincirlerini kırmak hedeflenmiştir. Bu amaçla, pek çok ülke gibi ülkemizde de üniversiteler geçici süre ile kapatılmıştır. Teorik derslerin uzaktan yapılması, uygulamalı derslerin pandemi sonrası dönemde tamamlanması düşünülmüş olsa da, pandeminin seyri nedeniyle klinik ve laboratuvar uygulamalarında aksaklıklar yaşanmasına neden olmuştur. Ebelik eğitimi teorik eğitimin yanı sıra laboratuvar ve klinik ortamlarda gerçekleştirilen yapılandırılmış ve belli kriterleri içeren bir müfredatı kapsamaktadır. Bu kriterler nitelikli ebeler yetiştirmek amacıyla Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Uluslararası Ebeler Konfederasyonu (International Confederation of Midwives-ICM), Sağlık Bakanlığı (SB) ve Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından belirlenmiş olan kriterlerdir. Kriterlerin karşılanmaması yetişecek olan ebelerin de niteliğini değiştireceği için pandemi sürecinde ebelik mezuniyet kriterlerinde herhangi bir azaltılmaya gidilmemiştir.
Bu kapsamda öğrenci ebelere klinik eğitimin nasıl verileceği konusunda acil bir çözüm bulunması gerekmektedir. DSÖ ’Dünyanın Hemşireliğin Durumu 2020’ raporunun 6.4 sayılı tavsiyesinde, hemşirelik veya ebelik sorumlularının bulunduğu ülkelerde, hemşirelik ve ebelik klinik eğitimi hakkında stratejik kararlar almada üniversiteler ve sağlık hizmeti sağlayıcıları ile ortak olarak çalışmaları gerektiğini savunmaktadır. Kısacası akademisyen ebelerin ve klinik ebelik liderlerinin iş birliği içerisinde olmaları gerekmektedir. Ebelik öğrencilerinin klinik eğitimlerinin destekleneceği süreçler oluşturulmalıdır. Ayrıca, ebelik araştırmaları üniversiteler ve sağlık hizmeti sağlayıcıları arasında ortak projeler ile yürütülmelidir.
Pandemi döneminde yetkin, kendine güvenen ve güvenilir ebeler yetiştirmek için klinik eğitimi organize edip kolaylaştırmamız gerekmektedir. COVID-19 salgının yakın zamanda yok olmayacağı ve gelecekteki 4-5 yıl içinde kontrol edilebileceği göz ardı edilmemelidir. Kontrol altına alındığında ise bir sonraki küresel salgının ne yapılabileceği konusunda daha planlı hareket edilmesi gerektiği unutulmamalıdır. DSÖ'nün belirlediği gelecekte artacak sağlık profesyoneli ihtiyacının karşılanması, bir sonraki küresel zorluğa hazırlanarak ebelik eğitiminin geleceğe hazır hale getirilmesi gerekmektedir. Ebeler kadınların ve ailelerin hayatlarında büyük farklar yaratabilmektedir. Unutulmamalıdır ki yeni bir viral çağda yaşıyoruz ve uygun nitelikli ebeler olmadan, prekonsepsiyonel bakım, gebelik, doğum ve doğum sonu bakımı talepleri karşılanamaz. Covid-19 infection caused changes in many areas such as trade, tourism, health, and also affected midwifery education. It is aimed to break important transmission chains in order to prevent the spread of Covid-19 infection in the society. For this purpose, universit ies in our country, like many other countries, have been temporarily closed. Although it was planned to conduct theoretical courses remotely and to complete practical courses in the post-pandemic period, it caused disruptions in clinical and laboratory practices due to the course of the pandemic. In addition to theoretical education, midwifery education includes a structured curriculum that is carried out in laboratory and clinical settings and includes certain criteria. These criteria are determined by the World Health Organization (WHO), the International Confederation of Midwives (ICM), the Ministry of Health (MoH) and the Council of Higher Education (YOK) in order to train qualified midwives. Since not meeting the criteria will change the quality of the midwives
who will be trained, no reduction has been made in the midwifery graduation criteria during the pandemic process.
In this context, it is necessary to find an urgent solution on how to provide clinical education to student midwives. Recommendation 6.4 of the WHO 'World's State of Nursing 2020' report advocates that countries with nursing or midwifery responsibilities should work in partnership with universities and healthcare providers in making strategic decisions about nursing and midwifery clinical education. In short, academic midwives and clinical midwifery leaders need to cooperate. Processes should be established to support the clinical education of midwifery students . In addition, midwifery research should be carried out through joint projects between universities and health care providers.
We need to organize and facilitate clinical training in order to train competent, confident and reliable midwives during the pandemic period. It should not be ignored that the COVID-19 epidemic will not disappear soon and can be controlled in the next 4-5 years. When it is under control, it should not be forgotten that more planned action should be taken on what can be done about the next global epidemic. It is necessary to meet the need for health professionals that will increase in the future determined by WHO, and to prepare midwifery education for the future by preparing for the next global challenge. Midwives can make a big difference in the lives of women and families. It should not be forgotten that we are living in a new viral age and without appropriate qualified midwives, demands for preconceptional care, pregnancy, delivery and postpartum care cannot be met.