Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı(KOAH)'nda dispnenin uyku ve yaşam kalitesine etkisi
Özet
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), genellikle zararlı partiküllere veya gazlara önemli ölçüde maruz kalmanın akciğerlerde artan bir inflamatuar yanıta neden olduğu hava akımı kısıtlaması ile karakterize ilerleyici, geri dönüşümü olmayan, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tüm dünyada kronik morbidite ve mortalitenin önemli bir nedenidir. Dünya genelinde 3. ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin %5,5’inden sorumludur. Türkiye’de de en sık görülen 3. ölüm nedenidir, bu ölümlerin de %61,5’i KOAH nedeniyledir.
En yaygın semptomlarına bakıldığında dispne ilk sırada gelirken onu öksürük ve balgam takip eder. Dispne, solunumun anormal ve rahatsız edici bir şekilde algılanması olarak tanımlansa da aslında tanımlanması, güç olan sübjektif bir olgudur. Hastalar bu duyguyu sık olarak nefes darlığı, boğulma hissi ve ölüm korkusu gibi tarifler. KOAH’lı hastalarda, iş yükünün ve dakika ventilasyonunun artması sonucu oluşan ölü boşluk ventilasyonu, CO2 yapımındaki artmadan dolayı solunumsal motor “output”unu arttırır ve bireyler nefes darlığı hisseder. Ayrıca ekshalasyon boyunca hava yollarındaki basit mekanik distansiyonlar da KOAH’lı hastalarda nefes darlığına neden olur. KOAH ‘da dispne şiddeti hastanın bireysel klinik özelliklerine, egzersiz durumuna ve akut atak döneminde olmasına göre atar, kronikleşir.
KOAH’lı hastalarda dispne hastanın sadece fiziksel dengesini değil aynı zamanda hastanın günlük yaşam aktivitelerini kısıtlamakta, hastalıkla başa çıkmayı olumsuz etkilemekte, yetersiz hissetmeye ve sosyal izolasyona neden olmakta, psikolojik dengesini bozmaktadır. Uyku, fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı olmak için gerekli yaşamsal bir aktivitesidir. Hastalarda KOAH semptomları özelliklede dispne arttıkça uyku sorunları da artmaktadır. Hastalarda kas kontraksiyonu ve dakika ventilasyonu uykudayken gündüzdekinden belirgin olarak azalır. KOAH hastaları özellikle uykunun REM(Rapid Eye Movement) döneminde gaz alışverişinde bozulmalarla birlikte ciddi hipoksemi ve hiperkapni yaşamakta, uyku etkinliği ve süresi azalmaktadır. Yapılan çalışmalarda KOAH hastalarında ciddi uyku bozukluğu olduğu ve yaşamlarını olumsuz etkilediği görülmüştür. Uyku kalitesinin bozulması hastalıkla baş etmeyi olumsuz etkilemekte sonuçta günlük aktiviteler bozulmakta, kronik yorgunluk ve yaşam kalitesinde azalmaya neden olmaktadır. KOAH’lı hastalarda dispnenin yaşam kalitesini etkilediği birçok çalışma ile ortaya konmuştur. Bu çalışmalara göre dispne düzeyi arttıkça yaşam kalitesi kötüleşmektedir.
Akut atak döneminde semptomları ağırlaşan hastanın evde ekstra tedavi görmesi veya acil bakım için hastaneye yatırılması gerekebilir ve onlarla ilk temas kuran hemşireler bakımda önemli bir role sahiptirler. Bu doğrultuda hemşirelik bakım uygulamaları KOAH’lı hastalarda dispne algısını ve uyku kalitesini iyileştirmeye yönelik olmalı ve bireylerin aktif katılımı ile hastalığa bağlı rahatsızlıklar azaltılarak yaşam kalitesi arttırılmalıdır.